Doğu Hikâyeleriyle Psikoterapi: Psikoterapide Araç Olarak Hikayeler
Pozitif Psikoterapi
Nedir?
Psikoloji ile ilgileniyorsanız,
üniversitede bu bölümden ders almış ya da elinize geçen birkaç psikoloji
kitabını okumuşsanız psikoterapi kuramlarından haberdarsınızdır. Bunlardan
hiçbirini deneyimlememiş olsanız bile haberdarsınız. Nasıl mı? Bilinçaltı
kelimesini dünyamıza sokan Freud ve onun Psikoanalalitik kuramıyla. Peki nedir bu
psikoterapi?
Uzun ve karmaşık açıklamalara
girmeden, TDK’da tanımlanmış şekliyle: “Hekimin hastayı etkilemek için
kullandığı söz veya davranışa dayalı psikolojik yöntemlerin bütünü.”. Bir tedavi
yöntemi psikoterapi: ruhu iyileştirme amacı güden. Psikolojinin bir bilim
haline gelmesinden bu yana, bir yandan birbirini tamamlayan bir yandan
birbirini eleştiren birçok psikoterapi kuramı ortaya atılmıştır. Pozitif
psikolojide bu terapi kuramlarından biri.
Bu psikoterapi yaklaşımının temel
mantığı, ruhsal bozuklukların sadece belirtilerinin ortadan kaldırılması
yoluyla düzenlenemeyeceği aynı zamanda bireylerde olumlu duyguların
yükseltilmesi, bireylerin karakterlerinin güçlendirilmesi ve yaşamlarına anlam
yüklemeleri ile de etkili bir şekilde düzenlenebileceği üzerinde durmaktır.
Eğer bireylerin psikolojik yapılarına pozitif kaynaklar eklenirse, ilerleyen süreçte
olumsuz durumlarla karşılaştıkları zaman bu yapıların koruyucu etkileri
olacaktır. (Eryılmaz, 2017)
Okuduğumuz, bildiğimiz, duyduğumuz
terapi yöntemleri çatışmalara ve problemlere odaklıyken bu psikoterapi
yaklaşımında pozitif konulara odaklanılır. Yöntem olarak pozitif sonuçlar
ortaya çıkaran mekanizmalar üzerinde durulur. Bize acı veren güçsüz hallerimiz
yerine ruh halimizde iyilik durumunu arttıracak hallere odaklanılır.
Pozitif Psikoterapi’de temel olarak
dört yaklaşımdan söz edebiliriz: Seligman ve arkadaşlarının pozitif psikoterapisi,
iyi oluş psikoterapisi, yaşam kalitesi terapisi ve Peseschkian’ın pozitif psikoterapisi.
İran masallarını
Batıya Taşıyan Psikiyatrist: Nossrat Peseschkian
Peseschkian, Doğu Hikayeleriyle Psikoterapi
kitabının yazarı. Yazdıklarından yazarı ayırmamız mümkün değil çünkü kendi
hikayesini anlatıyor bizlere. İran asıllı Almaya’da eğitim almış bir hekim ve 23
dilde 26 farklı kitabın yazarı Peseschkian. Pozitif Psikoterapi’ye kendi bakış
açısıyla katkı sağlıyor.
Nossrat Peseschkian ve arkadaşları
(Peseschkian ve Tritt, 1998) beş yıllık bir süreye dayanan, 35 terapist ve 500
danışan ile yapılan uzun süreli etkililik çalışmalarında Pozitif Psikoterapinin
depresyon, kaygı, agresyon, fobik reaksiyonlar, öğrenme bozuklukları ve pek çok
psikosomatik semptomun tedavisinde etkili olduğu sonuçlarına ulaşmışlardır.
Nossrat Peseschkian bu çalışmasından dolayı Almanya Federal Cumhuriyeti
tarafından verilen Richard Mertens tıp ödülüne layık görülmüştür (Cope, 2014) .
Peseschkian’nın pozitif
psikoterapinin üç önemli ilkesi bulunmaktadır. Bu ilkeler; denge, konsültasyon ve
umuttur. Danışanın, beden, başarı, ilişki ve gelecek/fantezi/maneviyat gibi
boyutlarda dengeli bir yaşam sürdürmesi denge modeli anlamına gelmektedir.
Konsültasyon ilkesi, danışanın sorunlarını çözmesinde çevresindeki bireylerle
işbirliği kurulması anlamına gelmektedir. Umut, ise danışanlarının sorunlarını
çözülmesinde yetenekli bireyler oldukları ve sorunların çözülebileceğine
yönelik inançlarının olması anlamına gelmektedir (Peseschkian, 1980).
Doğu
Hikâyeleriyle Psikoterapi: Teorinin Okuyucuya Anlatılmasındaki Boşluk
“Bu kitaptaki hikayelerin
bazıları klasik Doğu edebiyatından alınmış olup, Hafız, Sadi, Mevlana’ın
hikayelerinde uyarlanmıştır. Kitaptaki diğer hikayeler ise halk hikayeleridir.
Bu hikayeler sözel olarak aktarılmış, fakat şimdiye kadar hemen hiç kimse onları
yazma gayretinde bulunmamış, psikoterapiye ve sosyal yaşama uygulamamıştır.”
Kitabın önsüzünde kültürler arası
farkı bize bir örnekle açıklar. İşten eve yorgun argın gelen bireyin dinlenme
şeklini ele alır. Doğu kültüründe kalabalık aileler ile misafirlerin bulunduğu
sofralarda yemek yenilerek çay içilerek atılır yorgunluk. Batı’da ise birey tüm
günün koşturmacasından sonra yalnız kalmak ister kimsenin dahil olmadığı bir
alanda bireysel bir şekilde vakit geçirerek dinlenir. Bu örnekten yola çıkarak
kültürlerarası farklılığının terapiye de yansıyacağını belirtir. Hikayeleri,
peri masallarını, mitosları, kıssadan hisseleri ise kültürü oluşturan öğeler
olarak ele alır.
“Halk terapisinin bir unsuru olan
hikayeler: iç çatışmalarda psikoterapi bilimsel bir disiplin haline gelmeden
çok önce ilgilenmiştir. Hikayelerin yaşamdaki sorunlarla mücadelede nasıl
kullanıldığına kelimenin en geniş anlamıyla nasıl psikoterapi olarak
kullanıldığına sayısız örnek var. Bu
örneklerin belki en çok bilineni, ana çerçevesini akıl hastası bir hükümdarı
nasıl tedavi edebileceğini gösteren bir hikayenin oluşturduğu Binbir Gece
Masalları”.
Peseschkian’ın pozitif psikoterapi
yöntemini doğu hikayeleriyle şekillendirmesi kuram olarak ilginç gelip
okuyucuya farklı bir bakış açısı vaat etse de ne yazık ki ben kitapta vaat
edileni bulamadım. Hikayelerin içindeki alegorik açıklamaların yapılmaması,
örneklerin bu açıklamalara oturtulmaması bence eksik notları kitabın.Pozitif psikoterapiyi araştırmak ve anlamak açısından
katkı sağlasa da hikayeler bir okur olarak bana oldukça basit geldi ve yüz
örnek hikayenin yer aldığı kitap beni tatmin etmedi.
KAYNAKÇA
Eryılmaz,
A. (2017) Pozitif psikoterapiler. Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar-Current
Approaches in Psychiatry 2017; 9(3) : 346-362.
Peseschkian
N. (1980) Positive Family Therapy. New York, Springer.
Cope,
T. (2014). Positive Psychotherapy: ‘Let the truth be told’. International
Journal of Psychotherapy, Vol 18, (2), 62-71.
Yorumlar
Yorum Gönder