Büyük Sözcük Fabrikası: Kiraz, Toz, Sandalye
“Mükemmel Çocuklarınıza Okumaya Değecek Bir Kitap”
Büyük Sözcük
Fabrikası’nın ülkesinde yaşıyor olsaydık neredeyse hiç konuşmayacaktık belki.
Önce satın alıp sonra yutmamız gerekecekti sözcükleri. Kelimeleri de elimizden
alacaklardı. Makineler hiç durmadan çalışacaklardı. Nazik sözcükler, kaba
sözcükler, söylevler, tek sözcükler... Gücümüz neye yetiyorsa ondan alıp evde
yemeklerimizin içine katacaktık.
Parası olmayanlar
çöpleri arayacaktı konuşabilmek için. Belki çöpte bulabilirdik birkaç sözcük:
Keçi pisliği, tavşan poposu gibi. İndirimden ucuz sözcükler alacaktık ya
da. Çok bir işe yaramayan, üretim fazlası sözcükler: devedikeni, vantrolog
gibi.
Büyük Sözcük Fabrikası ülkesinde çocuk olsaydık,
âşık olsaydık, doğum günü hediyesi vermek isteseydik ve parasıyla kocaman
cümleler kurabilen bir rakibimiz olsaydı yani Özgür olsaydık, ne olurdu?
Kelebek filesinde yakaladığımı üç kelimemizi
verirdik ona. Tüm kalbimizle. Kiraz, toz, sandalye derdik.
Büyük Sözcük Fabrikası
çocuk kitabı olarak sunulmuş bizlere. Çok kısa bir öyküyle kocaman bir dünya
kurmuş.
Psikolojide fazlasıyla
altı çizilir çocukluk çağımızın. Her şeyin ilk hali, ham halidir bu çağ. Kendi
ruhsal yolculuğumuzun başlangıç noktasıdır.
O zaman başlangıca
gidelim bir çocuk hikâyesiyle.Kısacık ve
etkileyici Büyük Sözcük Fabrikası.Çocuklarımıza
okumaya değecek. Çocukluğumuza dokunan.
Tavsiyenizi dinleyeceğim teşekkür ederim şimdiden..
YanıtlaSilGüzel yazı olmuş kaleminize sağlık :
YanıtlaSilBenim bloğuma da davetlisiniz :) https://pskcemengin.blogspot.com/